2 Mayıs 2021 Pazar

Kadın Hastalıklarına Hangi Bitki İyi Gelir?

Aslanpençesindeki yağ asitleri, selüloz, etken madde, gliko protein, tanen gibi maddeler içeren şifalı bir bitki olduğu belirten uzmanlar "Aslanpençesinin bine yakın türü bulunmaktadır. Ilıman iklimlerin etkin olduğu neredeyse her ülkede yetiştiriciliği yapılmaktadır. 

Boyu 35-50 santim arasında değişmektedir. Çiçekleri sarıdan yeşile doğru farklılık gösterir. Uzun yıllardan beri bitkisel tedavide etkin olarak kullanılır. Halk arasında harmani otu, pelerin otu, şebnem otu, aslanyağı otu olarak da bilinmektedir".

Aslanpençesi bitkisinin kadın hastalıklarına iyi geldiğini ve menopoz döneminde görülen stres, terleme, gerginlik ve ruhsal sıkıntı gibi durumları en aza indirdiğini söyledi. Aslanpençesi bitkisinin kadın hastalıklarına iyi geldiğini ve menopoz döneminde görülen stres, terleme, gerginlik ve ruhsal sıkıntı gibi durumları en aza indirdiğini söyledi.

Aslanpençesi bitkisinin kadın hastalıkları iyi geldiğini kaydederek, "Menopoz döneminde görülen stres, terleme, gerginlik, depresif, ruhsal sıkıntılı gibi durumları minimuma indirger. Aynı zamanda kadın hastalıklarından biri olan adet düzensizliğine de iyi gelir" dedi.Aslanpençesi bitkisinin çayının içilebileceğini belirten uzmanlar"Aslanpençesi çayı kadın hastalıkları için çok faydalıdır. 

Bir bardak kaynar suya bir tatlı kaşığı aslanpençesi otu eklenerek 5 dakika demledikten sonra içebilirsiniz. Aynı zamanda bebek sahibi olmak isteyen kadınlar her gün aslanpençesi çayı içmelidir. Kas hastalarına ve adet düzensizliğine de iyi gelen bir bitki türüdür" ifadelerini kullandılar.

Geçmişten bu güne kadar hala yeni çıkan bir çok hastalık adı duymaktayız. Kadınlar yaratılış gereği hastalığa daha çabuk sahip olurlar. Bitkisel çözümler aradığımız bitkileri çok dikkatli analiz etmeliyiz. Doğru ve yanlış kullanımında bir çok kapı açan bitkiler hangi hastalıklarda bize deva olurlar onları incelememiz lazım. 

Duyduğumuz bitkinin bir rahatsızlığınıza iyi geldiğini öğrenmiş olursunuz, arabanızda seyir halindeyken yol kenarında bu bitkiyi hemen kopartmayın. Bitkisel bir çözüm ararken, daha kötü sonuçlara yol açabilirsiniz öncelikle bir bitkiyi kullanacaksanız onun doğada var olduğu yeri bulmanız gerekir. 

Yol kenarlarında egzoz ve sanayi kalıntılarına maruz kalmış bitkiler, size yarardan çok zarar verir. Çok iyi güvendiğiniz bir aktardan bu bitkilerin nasıl temin edildiğini titizlikle sormalısınız. Kadınların korkulu rüyası olan menopoz dönemi başta gelir. 

Kabul edelim ki ergenliğin habercisi olan adet kanamasıyla kendini belli eden ve belirli bir yaştan sonra düzensizliğe giren bu dönemin yaklaşması, menopoz döneminin belirtisidir. 

Menopoz dönemine geç girmek için bir çok hormonal ilaç takviyesi kullanıldığı takdirde, sağlığı açısından zararlar vardır. Eğer doğada bitkisel çözümleri varsa muhakkak araştırarak bulmalı ve bedenimizi hormonal bozukluklardan korumalıyız. Menopoz döneminde kara yılan otu veya bir başka deyimle kadın otu bitkisi kullanılmalıdır. 

Bu bitkinin bileşenlerinde kadınların hormonlarını düzenleyen moleküller vardır. Ve menopozla ortaya çıkacak olan anormallikleri ortadan kaldırıyor. Menopoz dönemindeki bazı kadılar aşırı terleme ve hararetten şikayetçidir. 

Eğer kara yılan otu veya kadın otunu bu süreçte düzenli olarak kullanırsanız olası yan etkileri, bedensel ve ruhsal değişimleri en aza indirmiş olursunuz. Erken menopoz sinyalleri alıyorsanız hemen bu bitkiden temin etmelisiniz. Hormonal düzenleyici etkisi olduğu için menopoz sürecini geciktirirsiniz. 

Kadın Hastalıklarında Bitkisel Tedaviler Çörek otu menopoz ve düzensiz adetinizi rutine sokabilirsiniz eğer erken yaşta menopoza girdiğinizi düşünüyorsanız kanama görene kadar çörek otu çayı içmelisiniz. Kana gördüğünüz anda çörek otu çayını bırakın. 

Çünkü çörek otu ödem söktürücü bir özelliği de sahip olduğu için bu süreçte kanamanız normalin üstüne çıkabilir. Hayıt otu denilince aklınıza gelecek bütün kadın hastalıklarına şifa olduğunu anlayabilirsiniz. Bekar veya evli hanımları ayırt etmeksizin hayıt otu kullanımı sağlıklı bir süreç yaşamanızı, menopoz dönemine ise vaktinde girmenizde yardımcı olur. 

Dipnot düşmekte fayda var. Hayıt otunu asla erkekler kullanmamalıdır. Östrejen ve progesteron hormonlarını doğal olarak bünyesinde barındırdığı için bir erkeğin kullanımda istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Hayıt otu adet döneminde çok sancılı geçiren bayanlar için bulunmaz bir nimettir. 

Çok güçlü bir idrar söktürücü ve ödem atıcıdır. Belirli bir yaşa geldikten sonra Tahmini 35 ve üstü olan bayanlarda hayıt kullanımı hemen bütün hastalıkları önler, uzun ve sancısız bir süreçle en hafif bir şekilde bu süreyi atlatmalarına yardımcı olur. 

Hamilelik sürecinde nasıl ki ağrı kesici dahil hiç bir ilaç kullanmıyorsak faydalı olsa dahi bitkisel olan bütün şeylerden de uzak durmalıyız. Hamilelik döneminde hayıt kullanımı, düşük yapmanıza neden olabilir. 

Emziren annelerde günde bir bardak hayıt çayı kullanıldığın da ise sütünü çok fazla arttırmaktadır. Kadın Hastalıklarında Bitkisel TedavilerKısırlık ve hayıt kullanımı: Eğer gebe kalamıyorsanız ve sorunu tam olarak çözebilmiş değilseniz, 6 ay süre ile sabah, öğle, akşam, bir çay bardağı taze hayıt çayı içmelisiniz. 

Kadınlarda ki hormonal bozuklukları, içinde bulunan bileşenlerle tedavi ettiği görülmüştür. Yumurtlama döneminde, sağlıklı yumurta oluşturması için kullanılan hayıt otu kısırlık tedavisi için vazgeçilmez bir bitkisel destek ürünüdür.

Hayıt çayının hazırlanışı: bir avuç kadar tohum alır ve tahta bir havanla toz haline gelene kadar dövülür kaynayan bir bardak suya atılır, 10 dakika demlenir. Her kullanımda taze yapılması önerilmektedir.

Düzensiz beslenme ve hormonlu gıdaların tüketilmesi nedeni ile kadınlarda doğurganlık sorununun oluştuğunu belirtti. Kadınların en çok şikayette bulundukları hastalıkların başında adet düzensizliğinin geldiğini ifade eden, 

Aslanpençesi, civanperçemi ve hayıt tohumunun adeti düzenlediği ve sancılı geçmesini önlediğini kaydettiler. "Bugün Türkiye’nin dört bir tarafında yetiştirilen hayıt tohumu bu konudaki sıkıntıların giderilmesinde oldukça etkili. 

Ayrıca kadın hastalıklarına iyi gelen ve Türkiye’de yetiştirilen diğer bitkilerden biri de antibiyotik özelliğini taşıyan tüm ağrı ve sızılara iyi gelen civanperçemidir. 

Sarı kantaron, papatya ve testere dişli aslanpençesinin de regl dönemindeki sancıların önler. Kadınlar, bitkisel ilaçları kullanırken dikkatli ve yeterli bilgiye sahip olunmalı.

Regl dönemi'nin sancılı geçmesinin nedenlerinin başında, düzensiz beslenme, stres, antibiyotikler, doğum kontrol hapları ve kortizonlu haplar geldiğini anlatan uzmanlar, kadınların özellikle kahvaltılarını zamanında yapmaları ve düzenli beslenmeleri gerektiğini sözlerine eklediler.

Rahim içini temizleyen bitkiler Kadın rahmini temizleyen bitkiler Rahim hastalıklarına iyi gelen bitkiler Kadın hastalıklarına iyi gelen bitki çayı Kadın Hastalıkları iltihap bitkisel tedavi Rahime iyi gelen bitki çayları Rahime iyi gelen bitkiler Kadın hastalıklarına şifalı bitkiler nelerdir? Bu soruların cevabını da diğer yazımızda detaylı olarak bulabileceksiniz sağlıklı günler dileriz.

Tıbbi Bitkiler ve Şifalı Otların Tanıtımı ve Sağlık İçin Önemi

Şifalı Bitkiler, tarih öncesi dönemden çok önce tıbbi amaçlar için kullanılmıştır. Eski Unani el yazmaları Mısır papirüsleri ve Çin yazıları otların kullanımını anlatıyordu. 

Unani Hakims, Indian Vaids ve Avrupa ve Akdeniz kültürlerinin 4000 yıldan uzun süredir şifalı otları ilaç olarak kullandığına dair kanıtlar var. 

Roma, Mısır, İran, Afrika ve Amerika gibi yerli kültürler şifa ritüellerinde şifalı otları kullanırken, Unani, Ayurveda ve Çin Tıbbı gibi bitkisel tedavilerin sistematik olarak kullanıldığı diğer gelişmiş geleneksel tıbbi sistemler.

Bu şekilde formüle edilen ilaçların çoğu, yan etki veya reaksiyon içermez. Bitkisel tedavinin dünya çapında popülaritesinin artmasının nedeni budur. Tıbbi kaliteye sahip bu şifalı bitkiler, başka türlü iyileştirilmesi zor kabul edilen birçok dahili hastalığın tedavisi için rasyonel araçlar sağlar.

Aloe, Tulsi, Neem, Zerdeçal ve Zencefil gibi şifalı bitkiler birçok yaygın rahatsızlığı tedavi eder. Bunlar, ülkenin birçok yerinde ev ilaçları olarak kabul edilmektedir. Pek çok tüketicinin günlük yaşamlarında ilaç yapmak, siyah çay yapmak, pooja yapmak ve diğer faaliyetler için Basil (Tulsi) kullandığı bilinmektedir.

 "Bitki" kelimesi Latince "herba" kelimesinden ve eski bir Fransızca "herbe" kelimesinden türetilmiştir. Günümüzde bitki, odunsu olmayan bir bitkinin yanı sıra meyve, tohum, gövde, ağaç kabuğu, çiçek, yaprak, stigma veya kök gibi bitkinin herhangi bir bölümünü ifade eder. 

Daha önce, "bitki" terimi, ağaçlardan ve çalılardan gelenler de dahil olmak üzere, yalnızca odunsu olmayan bitkilere uygulanıyordu. Bu şifalı bitkiler aynı zamanda gıda, flavonoid, ilaç veya parfüm olarak ve ayrıca bazı ruhsal faaliyetlerde kullanılmaktadır.

Geleneksel tıp sistemleri pek çok açıdan yaygın olarak uygulanmaya devam etmektedir. Nüfus artışı, yetersiz ilaç tedariği, engelleyici tedavi maliyetleri, çeşitli sentetik ilaçların yan etkileri ve bulaşıcı hastalıklar için halihazırda kullanılan ilaçlara karşı direncin gelişmesi, bitki materyallerinin çok çeşitli ilaçların kaynağı olarak kullanımına olan ilginin artmasına neden olmuştur insan rahatsızlıkları.

Eski medeniyetler arasında Hindistan'ın şifalı bitkiler açısından zengin bir depo olduğu bilinmektedir. Hindistan'daki orman, büyük ölçüde ilaç ve parfümeri ürünlerinin üretimi için hammadde olarak toplanan çok sayıda tıbbi ve aromatik bitkinin ana deposudur. 

HİNDİSTAN'daki AYUSH sistemlerinde yaklaşık 8.000 bitkisel ilaç kodlanmıştır. Ayurveda, Unani, Siddha ve Halk (kabile) ilaçları, yerli ilaçların ana sistemleridir. Bu sistemler arasında, Ayurveda ve Unani Medicine en gelişmiş olanıdır ve Hindistan'da yaygın olarak uygulanmaktadır.

Son zamanlarda, WHO (Dünya Sağlık Örgütü), dünya çapındaki insanların yüzde 80'inin, temel sağlık bakımı ihtiyaçlarının bazı yönleri için bitkisel ilaçlara güvendiğini tahmin ediyor. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, yaklaşık 21.000 bitki türü şifalı bitki olarak kullanılma potansiyeline sahiptir.

Mevcut verilere göre, dünya nüfusunun dörtte üçünden fazlası, sağlık ihtiyaçları için esas olarak bitkilere ve bitki özlerine dayanmaktadır. Tüm bitki türlerinin% 30'undan fazlası tıbbi amaçlar için aynı anda veya başka şekilde kullanılmıştır. 

Amerika Birleşik Devletleri gibi gelişmiş ülkelerde bitkisel ilaçların toplam ilaçların% 25'ini oluşturduğu, Hindistan ve Çin gibi hızlı gelişen ülkelerde ise katkının% 80'e kadar çıktığı tahmin edilmektedir. Bu nedenle tıbbi bitkilerin ekonomik önemi, dünyanın geri kalanından çok 

Hindistan gibi ülkeler için daha fazladır. Bu ülkeler, modern tıp sisteminde kullanılan bitkilerin üçte ikisini sağlıyor ve kırsal nüfusun sağlık sistemi, yerli tıp sistemlerine bağlı.

Hiçbir yan etkisi olmadığı veya çok az olduğu için şifalı bitkilerle tedavi çok güvenli kabul edilir. Bu çareler, en büyük avantaj olan doğa ile uyumludur. Altın gerçek şu ki, bitkisel tedavilerin kullanımı her yaş grubundan ve cinsiyetten bağımsızdır.

Tıbbi bitkiler, ilaç geliştirmede, farmakopeyle ilgili, farmakopeyle ilgili olmayan veya sentetik ilaçların geliştirilmesinde kullanılabilen zengin içerik kaynakları olarak kabul edilir. Bunun bir parçası olarak, bu bitkiler tüm dünyadaki insan kültürlerinin gelişiminde kritik bir rol oynamaktadır. 

Ayrıca bazı bitkiler önemli bir besin kaynağı olarak görülmekte ve bu nedenle tedavi edici değerleri için tavsiye edilmektedir. Bu bitkilerden bazıları zencefil, yeşil çay, ceviz, aloe, biber ve zerdeçal vb.

Eski bilim adamları, şifalı bitkilerin yalnızca sağlıkla ilgili bir dizi sorunu ve hastalığı iyileştirmek için çözüm olduğuna inanıyorlardı. Aynı konuda kapsamlı bir çalışma yürüttüler, tıbbi değeri olan farklı bitkilerin etkinliği hakkında doğru sonuçlara varmak için deneyler yaptılar. 

Dünyanın çeşitli yerlerinde birçok bitki, onu bir şans sembolü olarak gösteren krallarını onurlandırmak için kullanılır. Şimdi, şifalı bitkilerin tıptaki rolünü bulduktan sonra, birçok tüketici ev bahçelerinde tulsi ve diğer şifalı bitkileri ekmeye başladı.

4 Şubat 2021 Perşembe

En Yaygın ve Yararlı Şifalı Bitkiler Rehberi

İşte daha yaygın şifalı bitkilerden bazılarına bir göz atın. Çoğu bitki, ne kadar iyi çalıştıklarını veya diğer şifalı bitkiler, takviyeler, ilaçlar veya yiyeceklerle etkileşime girip girmediklerini görmek için tamamen test edilmemiştir. 

Bitkisel preparatlara eklenen ürünler de etkileşimlere neden olabilir. "Doğal" kelimesinin "güvenli" anlamına gelmediğini unutmayın. Sağlık uzmanlarınıza, kullandığınız herhangi bir bitki veya besin takviyesi hakkında bilgi vermeniz önemlidir.

Papatya

Bazıları tarafından her şeyi iyileştirdiği düşünülen papatya, ABD'de anksiyolitik ve anksiyete ve rahatlama için yatıştırıcı olarak yaygın olarak kullanılmaktadır. Avrupa'da yara iyileşmesi ve iltihabı veya şişliği azaltmak için kullanılır. 

Herhangi bir durum için ne kadar iyi çalıştığına birkaç çalışma bakmıştır. Papatya, çay olarak kullanılır veya kompres olarak uygulanır. 

FDA tarafından güvenli kabul edilir. İlaçlar veya diğer şifalı bitkiler veya takviyelerin neden olduğu uyuşukluğu artırabilir. 

Papatya, vücudun bazı ilaçları kullanma şeklini etkileyebilir ve bazı insanlarda çok yüksek bir ilaç seviyesine neden olabilir. Herhangi bir şifalı bitkide olduğu gibi, kullanmadan önce sağlık uzmanınızla konuşun.

Ekinezya

Ekinezya genellikle soğuk algınlığı, grip ve enfeksiyonları tedavi etmek veya önlemek ve yara iyileşmesi için kullanılır. Yayınlanmış 25'ten fazla çalışma Ekinezya'nın soğuk algınlığını önlemek veya kısaltmak için ne kadar iyi çalıştığını inceledi. 

Ancak hiçbiri kesin değildi. 2014 yılında yapılan bir çalışma, Ekinezya'yı soğuk algınlığı tedavisi için bir plasebo ile karşılaştırdı. Sonuçlar, Ekinezya'nın soğuk algınlığı üzerinde herhangi bir etkisinin olmadığını buldu. 

Diğer çalışmalar da uzun süreli kullanımın vücudun bağışıklık sistemini etkileyebileceğini göstermiştir. Karaciğer sorunlarına neden olabilecek ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır. 

Papatya ailesindeki bitkilere alerjisi olan kişilerin Ekinezya'ya alerjik reaksiyon gösterme olasılığı daha yüksektir. Papatya ailesi arasında kanarya otu, krizantem, kadife çiçeği ve papatya bulunur.

Feverfew

Feverfew geleneksel olarak ateşi tedavi etmek için kullanılıyordu. Artık migreni önlemek ve artriti tedavi etmek için yaygın olarak kullanılmaktadır. 

Bazı araştırmalar, bazı feverfew preparatlarının migreni önleyebileceğini göstermiştir. Yan etkiler arasında ağız ülseri ve sindirim sistemi tahrişi bulunur. 

Migren için ateş düşürmeyi aniden kesen kişilerin baş ağrıları geri gelebilir. Feverfew, nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır çünkü bu ilaçlar ateşin nasıl çalıştığını değiştirebilir. Varfarin veya diğer antikoagülan ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır.

Sarımsak

Sarımsak, kolesterolü ve tansiyonu düşürmek için kullanılır. Antimikrobiyal etkiye sahiptir. Küçük, kısa süreli ve yetersiz tanımlanmış çalışmalardan elde edilen raporlar, toplam ve LDL kolesterolde küçük düşüşlere neden olabileceğini göstermektedir. 

Ancak FDA, sarımsağın kolesterol düşürücü etkisine ilişkin Alman araştırma sonuçlarının, olumlu bir etki için çarpıtıldığını söylüyor. Araştırmacılar şu anda sarımsağın kanseri önlemedeki olası rolünü araştırıyorlar. 

FDA, sarımsağın güvenli olduğunu düşünüyor. Varfarin ile birlikte kullanılmamalıdır çünkü çok miktarda sarımsak pıhtılaşmayı etkileyebilir. Aynı sebepten dolayı büyük miktarlarda diş hekimliği işlemleri veya ameliyat öncesi alınmamalıdır.

Zencefil

Zencefil mide bulantısı ve hareket hastalığını hafifletmek için kullanılır. Araştırmalar, zencefilin hamilelik veya kemoterapinin neden olduğu mide bulantısını hafifletebileceğini göstermektedir. 

İncelenen diğer alanlar ameliyat ve hareketin neden olduğu mide bulantısıdır. Bildirilen yan etkiler arasında şişkinlik, gaz, mide ekşimesi ve mide bulantısı bulunur.

Gingko

Ginkgo yaprağı özütü, astım, bronşit, yorgunluk ve kulak çınlaması gibi çeşitli durumları tedavi etmek için kullanılmıştır. 

Aynı zamanda hafızayı geliştirmek ve bunama ve diğer beyin bozukluklarını önlemek için kullanılır. Bazı çalışmalar onun hafif etkinliğini destekledi. 

Ancak gingko'nun tam olarak nasıl çalıştığı anlaşılmamıştır. Sadece yapraklardan özüt kullanılmalıdır. Tohumlar ginkgo toksini içerir. Bu toksin, nöbetlere ve büyük miktarlarda ölüme neden olabilir. 

Bazı bilgiler, ginkgo'nun kanama riskini artırabileceğini gösterdiğinden, nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar, antikoagülanlar, antikonvülsan ilaçlar veya trisiklik antidepresanlar ile kullanılmamalıdır.

Ginseng

Ginseng, her şeyi iyileştirmek için bile bir tonik ve afrodizyak olarak kullanılır. Araştırma, kısmen "canlılık" ve "yaşam kalitesi" ni tanımlamadaki zorluk nedeniyle ne kadar iyi çalıştığı konusunda belirsizdir. 

Satılan ginsengin kalitesinde büyük farklılıklar var. Yan etkiler yüksek tansiyon ve taşikardidir. FDA tarafından güvenli kabul edilir, ancak warfarin, heparin, nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar, östrojenler, kortikosteroidler veya digoksin ile kullanılmamalıdır. Diyabetli kişiler ginseng kullanmamalıdır.

Altınmühür

Goldenseal ishal, göz ve cilt tahrişlerini tedavi etmek için kullanılır. Ayrıca antiseptik olarak kullanılır. Aynı zamanda soğuk algınlığı için kanıtlanmamış bir tedavidir. 

Goldenseal, hem Ayurveda hem de Çin tıbbında uzun bir tıbbi kullanım geçmişi olan bir bitki alkaloidi olan berberin içerir. 

Araştırmalar, goldenseal'in ishal için etkili olduğunu göstermiştir. Ancak yüksek dozlarda zehirli olabileceği için tavsiye edilmez. Deriye, ağza,

Bahçenizde Kolayca Bulabileceğiniz 10 Şifalı Bitki

Bahçenizde, avlunuzda ve hatta mutfağınızda beklenmedik faydalar sağlayan bitkiler var.Sağlık, sandığınızdan daha yakın. Aslında, onu çok, belki de arka bahçenizde yetişen o yemyeşil biberiyede veya mutfağınızda sakladığınız fesleğen içinde bulabilirsiniz. Şifa verici özelliklere sahip olabileceğinizi bilmediğiniz 10 yaygın bitki şunlardır:

Karahindiba

Aşırı derecede kanıtlanmış bir idrar söktürücüdür ve karaciğerinizin en iyi arkadaşıdır; tüm vücudunuzun detoksuna yardımcı olur. 

Aynı zamanda potasyum içerir ve bazıları onu egzama, bağırsak problemleri ve artriti tedavi etmek için kullanmıştır. Yaprakları da kan şekerini düzenlemeye yardımcı olur.

Biberiye

Bu, diyetimizdeki en eski bitkilerden biridir. Son araştırmalara göre biberiye, Alzheimer'ın ölümünün ilerlemesini yavaşlatmaya yardımcı olabilir. 

Ayrıca, içerdiği yağlar vücudunuzdaki ve evinizdeki bakteri ve mantarlarla doğal olarak savaşır. Ofelia’nın Hamlet’teki ünlü sözleri..

"Hatırlamak için biberiye var", bitkinin beyindeki kan dolaşımını iyileştirerek hafızayı güçlendirme yeteneğini ifade eder.

Lavanta

Klasik antik çağlardan beri, insanlar lavantayı antienflamatuar ve antiseptik özellikleri için kullandılar. Ancak kokusu anksiyete, migren, uykusuzluk ve depresyona yardımcı olabilir.

Aloe Vera

İnsanlar yıllarca bu bitkinin salgılarını yanıkları, kesikleri veya yüzeysel enfeksiyonları tedavi etmek için kullandılar. Suyu içerseniz sindirim için de harikadır.

Kekik

Bu bitkinin (Thymus citriodorus) sitrik varyasyonu, çocukların sindirimi üzerindeki olumlu etkileri ve özellikle yüzeysel yaraları iyileştirmek için kullanılan antibiyotik ve antifungal özellikleriyle bilinir.

Kereviz

Tatlı lezzetiyle daha çok bilinen kereviz aynı zamanda harika bir idrar söktürücüdür. Bu sebzenin tohum özü, hayvanlarda kan basıncını düşürür ve insanlar için yatıştırıcı ve konvülsif etkiler yaratır. Ancak aşırı tüketim fotodermatite neden olabilir.

Ayçiçekleri

Massachusetts Tıbbi Bahçıvanlık Derneği'ne göre, "ayçiçeğinin yapraklarından yapılan bir çay büzücü, idrar söktürücü ve balgam söktürücüdür ve ayrıca ateşi düşürmeye de yarar.

" Ayçiçeği tüketmek soğuk algınlığı semptomlarını hafifletmeye yardımcı olur ve toksik maddeleri uzaklaştırma yeteneği, Rus Hükümeti'nin nükleer felaketten sonra Çernobil Santrali'ndeki zeminleri temizlemek için kullanmasına neden olur.

Nane

Baş ağrısı, cilt tahrişi, mide bulantısı, ağrı, ishal ve şişkinlik, nanenin hafiflettiği birçok semptomdan bazılarıdır. 

Aynı zamanda sindirim ve göğüs tıkanıklığına da yardımcı olur. Bazı çalışmalar antibakteriyel ve antiviral özelliklere sahip olduğunu göstermektedir.

Kedi Nanesi (Fesleğeni)

Yaygın adı bulunduğunuz yere göre değişen (kedi nanesi, kedi nanesi, kedinin fesleğeni) bu bitki, kedilerde halüsinasyon ruh hali uyandırmasıyla ünlüdür. 

Ancak insanlar diş ağrılarını, ateşleri (terlemeye neden olduğu için) ve yatıştırıcı olarak hafifletmek için yapraklarını çiğneyebilirler. 

Ayrıca sivrisinekleri mağazadan satın alınan kovuculardan çok daha etkili bir şekilde kovduğu da bilinmektedir.

Fesleğen

onun Akdeniz'den miras kalan bir başka tıbbi gelenektir; fesleğen ilk olarak Greko-Romen dünyasında böcekleri kovmak ve akrep zehirine panzehir olarak kullanıldı. 

Hindistan'daki insanlar bunu genellikle stres, diyabet ve astımı tedavi etmek için kullanıyor. Yeni araştırmalar ayrıca fesleğenin antiviral ve antioksidan özelliklere sahip olduğunu göstermektedir.

Diyetinize mutlaka eklemeniz gereken 10 besleyici bitki

Akşam yemeğinizi süsleyen o yapraklı maydanoz dalları, içeceğinizdeki nane dalları ve salatanızın tepesinde bulunan fesleğen şeritleri renk ve aromadan daha fazla katkıda bulunur. Aynı zamanda zengin değerli besin kaynaklarıdır.

MDLinx ile özel bir röportajda Pleasantville, NY, Beslenme ve Diyetetikte Koordineli MS, Sağlık Meslekleri Fakültesi Kurucu Direktörü Christen Cooper, "Birçok bitki, hastalıkları önleme ve bunlarla savaşma konusunda umut veriyor" dedi. 

"Bu nedenle, kayıtlı diyetisyenler yemeklerdeki tadı artırmaya çalışırken aşırı şeker ve tuzu taze otlarla değiştirmeye teşvik ediyor."

Wesley McWhorter, MS, RD, LD, şef ve diyetisyen, Halk Sağlığı Okulu, Houston'daki Texas Sağlık Bilimleri Merkezi (UTHealth), Houston, TX'e göre taze otlar çeşitli antioksidanlar içerir. 

"Koyu yapraklı yeşillikler gibi, taze bitkilerin yeşil rengi de benzer besin maddelerine sahip olduklarını gösterir" dedi. "Ve diyetinizdeki tuzu ve şekeri azaltmanıza izin verme gibi ekstra faydalara sahipler çünkü arzuladığımız ekstra tadı ekliyorlar."

Bu amaçla, repertuarınıza eklemeye değer 10 bitkinin sağlık yararlarına daha yakından bakalım:

Maydanoz

Doğal idrar söktürücü özellikleri nedeniyle ortaya çıkan maydanoz, sıvı tutulumu ve ödemin tedavisinde yararlıdır, diyor Sharon Zarabi, RD, CDN, CPT, bariatrik program yöneticisi, Lenox Hill Hastanesi, New York City, NY. "Maydanozun sodyum ve potasyum gibi elektrolitleri etkilemeden idrar çıkışını artırdığı biliniyor" dedi. "Ayrıca nefesi ferahlattığı da biliniyor."

BetterThanDieting.com'un yaratıcısı ve Read It Before You Eat It: "Take You to Table to Table" kitabının yazarı Bonnie Taub-Dix, RDN eklendi: "Maydanoz C vitamini sağlar ve antienflamatuvar özelliklere sahiptir."

Nane

Zarabi'ye göre, yüzyıllardır gaz, şişkinlik ve hazımsızlık gibi sindirim sorunlarını tedavi etmek için kullanılan nane, ağrı ve ağrıları tedavi etmek için de iyidir. "Nanenin ana bileşeni, gastrointestinal doku üzerinde gevşetici etkisi olan ve bölgesel olarak ağrılı kasları ve vücut ağrılarını hafifletmeye yardımcı olan bir anestezik görevi gören mentoldür" dedi.

Kekik

Meksika ve Akdeniz yemeklerinde yaygın olarak kullanılan kekik, fitokimyasallar ve E vitamini içerir. Zarabi, "Enfeksiyonla savaşmak için en etkileyici bitkidir" dedi. 

"Geleneksel şifacılar, öksürük, soğuk algınlığı, grip ve bronşit gibi solunum sorunlarının tedavisine ilişkin faydalarını öne sürdüler."

Fesleğen

Zarabi, genellikle İtalyan yemeklerinde bulunan fesleğenin kolesterol düşürücü faydaları olduğunu, antioksidan bakımından yüksek olduğunu ve antimikrobiyal faydaları olduğunu açıkladı.

Fesleğen ayrıca beyaz kan hücrelerini koruyabilen suda çözünür flavonoidler olan rientin ve viceninare içerir. 

Ek olarak, fesleğen içinde bulunan güçlü antioksidanların, serbest radikallerin neden olduğu hasarla mücadeleye yardımcı olduğu gösterilmiştir. Bu yeterli değilmiş gibi, fesleğen ayrıca kanseri önleyebilecek fitokimyasallar içerir.

Kekik

C vitamini açısından zengin olan kekik aynı zamanda iyi bir A vitamini ve manganez kaynağıdır. Malina Malkani, MS, RDN, CDN, medya sözcüsü, Beslenme ve Diyetetik Akademisi ve Wholitarian ™ Lifestyle'ın yaratıcısına göre: 

"Kekik ayrıca antioksidan kapasitesini artıran birçok flavonoid içerir. Ayrıca araştırmacılar, antimikrobiyal bileşenlerin kekik, yiyeceklerin bozulmasını önlemeye ve mikrobiyal kontaminasyona karşı korumaya yardımcı olabilir. "

Dereotu

Rezene, kimyon ve defne yaprağı ile aynı ailenin bir parçası olan dereotu, az miktarda A ve C vitaminine katkıda bulunur. 

"Diğer birçok bitki gibi, dereotu kalp hastalığı riskini azalttığı ve zarar vermediği bilinen yüksek miktarda antioksidan içerir. radikaller, "dedi Zarabi.

Papatya

Antik çağlardan beri tedavi edici olarak kullanılan papatya, sakinleştirici etkileriyle yaygın olarak bilinir. Zarabi, "Çoğunlukla çay poşetlerinde kaynatıldığını görüyoruz." Dedi. 

"Papatya daha iyi uyku ile bağlantılıdır ve huzuru artırabilir. En sık anksiyete ve depresyonu azaltmak için kullanılır ve ayrıca mide rahatsızlığını yatıştırmak için de kullanılabilir."

Adaçayı

Antiinflamatuar ve antioksidan özellikleriyle bilinen adaçayı flavonoidler, fenolik asitler ve oksijen işleme enzimleri içerir. Malkani, "Bu kombinasyon, oksijen bazlı hücre hasarını önlemeye yardımcı olabilir" dedi.

Kişniş

Malkani, antioksidanlarla dolu kişnişin iyi bir A, C, K ve E vitamini kaynağı olduğunu ve enfeksiyonlarla savaşmaya ve iltihabı azaltmaya yardımcı olabileceğini açıkladı. 

McWhorter, Güneybatı ve Meksika mutfağında sıklıkla kullanılan kişniş, Hint yemeklerinde de lezzetlidir.

Biberiye

İyi bir kalsiyum, demir ve B6 vitamini kaynağı olan biberiye, hem antioksidan hem de antiinflamatuar faydalar sunan bileşikler içerir. 

Malkani, "Bu antioksidan ve anti-inflamatuar faydalar, gelişmiş sindirim ve artan dolaşım dahil olmak üzere çok çeşitli sağlık yararlarını destekleyebilir.

Daha fazla ot yemek için ilham aldığınızı hissediyorsanız, bunları öğünlerinize eklemenin düşündüğünüzden daha kolay olduğunu duymaktan memnun olacaksınız. 

Birçoğu güneşli bir pencere kenarındaki saksılarda gelişecek kadar dayanıklıdır.

Bunları bir mağazadan veya çiftçi pazarından satın alırsanız, en yüksek besin değerini elde etmek için parlak, canlı yaprakları olan taze bitkileri seçmeye çalışın solmuş görünenlerden kaçınarak. 

Otları soğuk suyla durulayın ve kurumaya bırakın. Ardından, taze kalmaları için nemli bir kağıt havluya sarın ve buzdolabında açılıp kapanabilir bir poşet içinde saklayın.

Bunları diyetinize nasıl dahil edeceğinize dair ipuçları için Zarabi, pişirmenin veya yemeğinizi hazırlamanın sonunda yumuşak, yumuşak otlar eklemenizi önerir. 

"Kalıntılar kesme tahtası üzerinde kalacak ve garnitür için daha az lezzet olacağından, onları nazikçe kesin ve çok ince yapmayın," diye tavsiye etti. Yumuşak otlar hazırlarken, morarmayı önlemek için onları mutfak robotu yerine elle doğrayın.

Bu harika küçük bitkilerin yiyeceklerinize büyük bir lezzet katmaktan fazlasını yaptığını unutmayın. Sağlığınızı artırabilecek besinler, antioksidanlar ve diğer özelliklerle doludur ve vücudunuzun hastalıkları önleme ve mücadele etme yeteneğini geliştirir.

Doğanın En Güçlü 9 Tıbbi Bitkisi Hakknda Detaylı Bilgiler

Bitkisel çalışmaların tarihini sizin için araştırdık. Bugün, üretilmiş ilaçların ve reçetelerin hüküm sürdüğü bir dönemde yaşıyoruz, ancak şifa için tek yaklaşım bunlar mı olmalı?

Tüm bu mühendislik seçenekleri parmak uçlarımızda olsa bile, birçok insan kendilerini her şeyi başlatan şifalı bitkilere dönüyor buluyor: Fiziksel ve zihinsel sağlığı iyileştirme ve artırma yeteneğine sahip bitkisel ilaçlar.

Aslında, 21. yüzyılın başında, Dünya Sağlık Örgütü tarafından "temel ve gerekli" olarak kabul edilen 252 ilacın yüzde 11'i "yalnızca çiçekli bitkilerden geliyordu". Kodein, kinin ve morfin gibi ilaçların tümü bitki kaynaklı bileşenler içerir.

Doğanın En Güçlü 9 Tıbbi Bitkisi 

1-Gingko

2-Zerdeçal

3-Çuha çiçeği yağı

4-Keten tohumu

5-Çay ağacı yağı

6-Ekinezya

7-Üzüm çekirdeği özütü

8-Lavanta

9-Papatya

Üretilen bu ilaçlar kesinlikle hayatımızda çok önemli hale gelirken, doğanın gücünün bizim tarafımızda olduğunu bilmek rahatlatıcı olabilir ve bu bitkisel seçimler sağlık uygulamalarımızı tamamlamak için mevcuttur.

Ancak sahip oldukları gücün kapsamı da hala araştırılmaktadır. Bu alternatifler her şeyi iyileştirmez ve mükemmel de değildir. Çoğu, üretilen ilaçlarla aynı riskleri ve yan etkileri taşır. Birçoğu asılsız vaatlerle satılıyor.

Bununla birlikte, birçok bitki ve çay, sağlığınızı iyileştirmek için zararsız ince yollar sunar. Kanıtların her bir bitkinin etkinliği ve potansiyel etkileşimler veya güvenlik sorunları hakkında söylediklerine dikkat edin. Bebekler, çocuklar ve hamile ve emziren kişiler için şifalı ot kullanmaktan kaçının. Şifalı otların çoğu, savunmasız olanlar için güvenlik açısından test edilmemiştir ve şifalı bitkileri denemek riske değmez.

Bu uyarıcı hikaye akılda tutulursa, doğru bitkiyi seçmek, ilaç almadan sadece daha iyi hissetmek isteyen biri için zor görünebilir. Bu nedenle, uzman Debra Rose Wilson'ın yardımıyla, güvenli kullanımlarını destekleyen güçlü bilimsel kanıtlara sahip en etkili ve tedavi edici bitkilere bakıyoruz.

Daha geleneksel tıbbi yaklaşımların yanı sıra şifalı bitkiler hakkında kararlar vermek, sizin ve sağlık uzmanınızın birlikte ele alabileceği bir şeydir. Wilson, zaman zaman bitkileri yutmanın, konsantre, üretilmiş takviyeleri almaktan daha az riske sahip olabileceğini. 

Çünkü ürünün üretim süreçleriyle kirlenme riski daha yüksek olduğunu belirtiyor. Etkilerini deneyimlemenin ve onları kendi başınıza büyütmenin memnuniyetini deneyimlemenin harika bir yolu. Otlar ayrıca gerekli bir besini eklemenin bir yolu olabilir.

Bununla birlikte, Gıda ve İlaç İdaresi tarafından güvenlik veya kalite açısından düzenlenmemiş olan hem bitkiler hem de besin takviyeleri şüpheli dozajlara sahip olabilir ve kontaminasyon riski taşıyabilir. Raftan takviyeleri seçmeden önce bunu aklınızda bulundurun.

Sağlıklı yaşam rejiminize bazı şifalı bitkiler eklemek isterseniz, Wilson son çalışmaları gözden geçirdi ve listemiz için kendi derecelendirme sistemini sağladı.

Bu bitkiler en çok sayıda yüksek kaliteli çalışmaya sahiptir ve bitkisel ilaçlar arasında daha güvenli seçimlerdir. Hiçbir araştırma yapmadan "0" güvenli değil ve "5" geniş araştırmalarla tamamen güvenli olarak işaretlendi. Wilson'a göre bu bitkilerin çoğu 3 ile 4 arasında bir yerdedir.

Bitkisel ilaçları hayatlarına entegre etmek ve bilgiyle donanmış bir şekilde ulaşmak isteyenler için bu rehberin bir başlangıç ​​noktası olmasını umuyoruz. Her zaman olduğu gibi, yeni bir sağlık tedavisine başlamadan önce doktorunuzla konuşun.

27 Mart 2020 Cuma

COVID-19 sokağa çıkma ihlali: Sırbistan'da 3 yıla mahkum ediyor

Sırbistan Cuma günü yurtdışından döndükten sonra zorunlu karantina dönemini ihlal ettiği için bir adamı üç yıl hapse mahkencedm etti. Ülke koronavirüs yayılımını önlemeye yönelik tedbirleri artırdığı için "salgın anında sağlık düzenlemelerine uymama" suçundan mahkum edildi.

Sadece baş harfleri SZ tarafından tespit edilen 38 yaşındaki erkek, uluslararası yetkililer tarafından havalimanı yetkilileri tarafından kendi karantinaya alınmaları istenmiş, davanın Skype'taki bir video bağlantısı üzerinden gerçekleştirilmiş olup, ülkede benzer suçlar nedeniyle tutuksuz yargılanan 112 kişi tutuklanmıştır.

Sırbistan şimdiye kadar 528 yeni virüs vakasını doğruladı, Resmi olarak COVID-19. olarak bilinen bu ayın başlarında, hükümet acil bir durum ilan etti ve virüsün yayılmasını engellemek için gece sokağa çıkma yasağı uyguladı.

Geçen Aralık ayında Çin'de Wuhan, Dünya Sağlık Örgütü'ne göre yeni merkez üssü olarak şu anda dünya çapında teyit edilen vaka sayısı 551.000'i aşarken, ölü sayısı 24.900'ün üzerinde ve 127.000'den fazlası iyileşti. o ABD merkezli Johns Hopkins Üniversitesi tarafından derlenen veriler. Artan vaka sayısına rağmen, virüse yakalananların çoğu iyileşmeden önce sadece hafif semptomlara maruz kalmaktadır.

Öne Çıkan Yayın

Kadın Hastalıklarına Hangi Bitki İyi Gelir?

Aslanpençesindeki yağ asitleri, selüloz, etken madde, gliko protein, tanen gibi maddeler içeren şifalı bir bitki olduğu belirten uzmanlar &q...